Etiket arşivi: Aberasyon

A-B Uzay terimleri sözlüğü

A-B harfleri arası Uzay terimleri sözlüğü

Aberasyon Sapınç. Işığın sonlu hıza sahip olması ve Yer’in dönme ve yörünge hareketleri nedeniyle yıldızların konumlarındaki görünür değişim.
Açık küme Galaktik küme. Belli bir şekilleri olmayan ve genelde galaktik düzlemde bulununan yıldız kümeleri.
Açıklık Teleskop, fotoğraf makinesi gibi optik araçlarda, ışığı toplayan ayna veya merceğin çapı.
Açıklık oranı Optik araçlarda odak uzaklığının açıklığa oranı.
Açısal çap Bir gökcisminin, gerçek çapının uçlarını, gözlemciye birleştiren doğrular arasındaki açı.
Açısal hız Dönen yada gökyüzünde hareket eden bir cismin açısal konumundaki değişim miktarı.
Açısal momentum Bir eksen çevresinde dönen cismin birim zamanda eylemsizlik momenti ile bu cismin dönme açısal hızının çarpımı.
Açısal uzaklık Bakınız açısal çap
Akan yıldız Yer’in atmosferine girince sürtünmeden dolayı ısınarak akkor haline gelen ve ardında bir ışık çizgisi bırakarak geçen meteor.
Akı Birim yüzeyden, birim zamanda geçen enerji miktarı.
Alan kanunu İkinci kepler kanunu
Albedo (aklık, aklık derecesi ) Bir cismin ışığı yansıtma gücü cismin yansıttığı ışınımın, aldığı ışınıma oranı.
Almanak ( gökgünlüğü ) Önemli gök cisimlerinin yer, uzaklık, parlaklık v.b. değerlerini, her yıl, bir yıl boyunca, hergüniçin veren kaynak kitap.
Alt geçiş Gök cisimlerinin, meridyenden iki geçişinden ufuk yüksekliği düşük olanı.
Alt kavuşum İç gezegenlerin ve Ay’ ın, Güneş – Gezegen – Yer olmak üzere, aynı doğru üzerinde bulunma durumu.
Anakol Yıldızların, sıcaklık – ışınım gücü grafiğinde oluşturduğu temel kol.
Artık yıl Her dört yılda bir, 366 gün alınan yıl. Bu yılda Şubat ayı 29 çeker.
Asteroid kuşağı Asteroitlerin çoğunun bulunduğu, Mars ile Jüpiter yörüngeleri arasındaki kuşak
Asteroit Küçük gezegen.
Astronomik birim Bakınız gök birimi.
Atmosfer Bir gezegeni saran gaz katmanı veya bir yıldızın görünen üst katmanları.
Atmosferik kırılma Yer atmosferinde yer yüzüne yaklaştıkça yoğunluğun artması nedeniyle gökcisimlerinden gelen ışığın kırılarak yön değiştirmesi. Atmosferik kırılma sonucu gökcisimleri daha büyük ufuk yüksekliğinde gözlenir.
Atmosferik kızarma Atmosferden geçen, bir gökcismine ait ışığın mavi dalga boylarının daha fazla saçılması sonucu kalan kırmızı dalga boylu ışını nedeniyle gökcisminin daha kırmızı görünmesi.
Atmosferik soğurma Atmosferden geçen ışığın maddeyle etkileşmesi sonucu zayıflaması.
Ay Seçilen yıl tanımına göre, yılın 12 de biri
Aydınlatma gücü Bakınız ışınım gücü
Ay takvimi Ay’ ın gökyüzünde görünen hareketine ve evrelerine göre düzenlenen takvim.
Ayakucu (nadir) Çekül doğrultusunun gökküresini altta deldiği nokta.
Aynalı teleskop Yansıtmalı teleskop Objektifi ayna olan teleskop.
Ayırma gücü Bir teleskopun yakın yıldızları ayırma gücü, veya gökcisimlerinin ince detaylarını görme yeteneği.
Azimut Bir gökcisminden geçen düşey daire ile gözlemcinin meridyen dairesi arasındaki açı. Ufuk düzleminde kuzey veya güney noktasından başlayarak saat yönünde ölçülür.
Başucu ( zenit ) Çekül doğrultusunun gökküresini üstte deldiği nokta.
Batmayan yıldız Günlük hareketinde ufkun altına inmeyen yıldız.
Beyaz cüce Giderek soğuyanküçük ve çok yoğun bir çökmüş yıldız.
Bolometrik parlaklık Bir gökcisminin tüm dalgaboylarında kadir biriminde ölçülen parlaklığı.
Bolometrik ışınım gücü Bakınız ışınım gücü.
Boylam Bir küre üzerindeki herhangi bir noktanın, başlangıç dairesinden açısal uzaklığı. boylamın adı, seçilen temel düzleme göre değişir.
Bölge zamanı Zaman bölgelerine ait ortalama zaman. Greenwich’ in boylam çizgisi sıfır saat dilimine denk gelir. Türkiye Greewich’ den 2 saat geri olan -2 saat çizgisindeki ortalama zamanı kullanır.
Bulgurlanma Granülasyon Güneş’ in fotosferinde konveksiyonun neden olduğu yapı.
Bulutsu Yıldızlararası gaz ve tozdan oluşan bulut. Bulutsular, parlayan salma bulutsu, yıldız ışığı saçan yansıtıcı bulutsu ve kendisinden uzak yıldız veya bulutsuların ışığını engelleyen karanlık bulutsu olarak gözlenirler.
Burçlar Bakınız Zodyak
Büyük daire Bir kürenin merkezinden geçen düzlemle, bu kürenin arakesiti olan daire.

G – fotoğrafçılık terimleri sözlüğü

G harfi ile başlayan fotoğraf terimleri sözlüğü, teknik ve ingilizce karşılıkları :

Geliştirilmiş Fotoğraf Sistemi (Advanced Photo System – APS) : 35mm fotoğraf makinesini öğrenmekle zaman harcamak istemeyen bir kullanıcı için Kodak’ın fotoğraf çekimini kolaylaştırma girişimidir. 35mm filmin 36mm enine oranla, IX240 olarak adlandırılan bu filmin eni 24 mm. dir. Aynı boyutta basımı sağlamak amacıyla daha yüksek oranda büyütülmeden dolayı, APS’deki grenler
daha belirgin olacaktır.

Geniş açı objektif (Wide angle Lens) : Kısa odak uzunluğuna sahip, konuyu daha geniş bir görüş açısı ile algılayan objektif türü.

Gökyüzü filtresi (Sky light filter) : Genellikle hafif sarı renkli ve hafif bir yoğunluk (doğal yoğunluk filtrelerinde olduğu gibi) içeren, manzara fotoğraflarının çekiminde yararlanılan bir filtre türü; belirli dalga boylarındaki renkleri süzerek daha doğal görüntüler elde edilmesini sağlarlar.

Görüntü bozulması (Aberration) : Çekilen fotoğrafların genellikle kenarlarında meydana gelen ve objektiflerden kaynaklanan görüntü bozulmalarıdır. Basit objektiflerde meydana gelen başlıca yedi tür görüntü bozulması söz konusudur. Objektiflerin dizaynı sırasında yapılan bazı düzeltmelerle görüntü bozulmaları önlenebilmektedir.

Görüş açısı (Angle of view) : Bir objektifin film üzerine düşürdüğü görüntünün kullanılabilir bölümünü “görebilen” geniş görüş açısı.

Gradasyon (Gradation) : Bkz. Gri tonlaması.

Gren (Grain) : Film ya da baskılar üzerinde görüntüyü oluşturan noktalardır. Yavaş fimler (düşük ASA değerli filmler, örneğin 25 ASA, 50 ASA) küçük grenlidirler ve oluşturdukları görüntü keskindir, bunun tersi olarak hızlı filmler (Yüksek ASA) değerli filmler, örneğin 400 ASA, 800 ASA) büyük grenlidirler ve oluşturdukları görüntü keskin değildir, grenler görüntü üzerinde seçilebilir.

Grenlilik (Graininess) : Grenlerin bir araya kümelenmelerinden kaynaklanan görüntü; grenliliği yüksek olan bir görüntüde, görüntü sanki noktalardan oluşmuş izlenimine kapılınır.

Gri kart : Gri rengin %18 ini yansıtan kart.

Gri tonlaması (Gradation) : Bir görüntünün sahip olduğu gri tonlarının sayısal olarak miktarı; Yumuşak görüntüde : çok sayıda gri tonu (siyahsız ve beyazsız), normal görüntüde : görüntü sanki noktalardan oluşmuş izlenimine kapılır.

Gün ışığı Dengesi (Day light balance) : Bugün en çok gün ışığını dengeleyen filmler bulunmaktadır. Film üzerinde diğer ışık koşullarına dengelidir notu belirtilmediği sürece, film muhtemelen gün ışığına dengeli olarak üretilmiştir. Bu tür film, doğal ışık veya normal flaş koşulları altında doğal renkler üretecektir. Tungsten ışığında (Akkor ışık ampulu) çekildiğinde kırmızımsı sarı bir renk, florasan
ışığında yeşil bir renk alacaktır.

A – fotoğrafçılık terimleri sözlüğü

A harfi ile başlayan fotoğraf terimleri sözlüğü:

A tipi renkli filim (Type A Color Film) : 3400ºK renk ışısına sahip yapay aydınlatmaya dengelenmiş filmlerin genel adı.

Aberasyon (Aberration) : Bkz. Görüntü Bozulması.

Agrandizman (Enlargement) : Bkz. Büyütme işlemi.

Agrandizör (Enlarger) : Negatiflerin kendi orjinal boyutlarından daha büyük boyutlar da basılabilmesini sağlayan optik araç.

Ajitasyon (Agitation) : Kimyasal işlemler sırasında, duyarlı yüzeye sürekli olarak bozulmamış banyonun temas etmesini sağlayan yöntem; Bu yöntem özellikle film ve kağıtların gelişterme banyosunda bulundukları sırada ve saptama banyosunun (tesbit banyosu ya da fix) ilk birkaç dakikasında çok önemlidir. Üretici firmaların bu konudaki uyarılarına aynen uyulmalıdır.

Akromatik (Achromatic) : “Kromatik” görüntü bozulmasına karşı gerekli düzeltme yapılmış olan objektif; Bkz. Kromatik görüntü bozulması.

Aktinik (Actinic) : Işığın herhangi bir madde üzerinde kimyasal ya da fiziksel değişim yaratabilme gücü; Film üzerine düşen ışık duyarkatı oluşturan gümüş tuzlarının yapı değişikliğine uğramalarını, siyah metalik gümüşe dönüşerek görüntüyü oluşturma ayarını sağlamaktadır.

Aktinometre (Actinometer) : Eski devirlerde kullanılmakta olan bir tür ışıkölçere verilen ad.

Akütans (Acutance) : Görüntü keskinliğinin ölçüsüdür.Görüntüyü oluşturan yoğunluk bölgelerindeki sınırların eğim açısının darlığı görüntünün kesinlik derecesini belirler. Bu açı büyüdükçe görüntü keskinliğe kaybolur.

Alan Derinliği (Depth of Field– DOF) : Üzerinde odaklama yapılan cismin önünde ve arkasında oluşan net/seçik alandır. Bu alan cimin önünde 1/3, arkasında ise 2/3 oranında oluşur. Alan derinliğinin darlığını veya genişliğini etkileyen üç öğe, objektifin odak uzunluğu, kullanılan diyaframın açıklığı, ve cismin fotoğraf makinesine olan uzaklığıdır. Ayrıca bkz. Diyafram açıklığı ve odak uzunluğu.

Alan derinliğı ön gösterimi (Depth of Field Preview) : Bazı fotoğraf makinelerinde alan derinliğinin kullanıcı tarafından görülmesini sağlayan, diyafram açıklığının sağladığı görüntüyü donduran bir düğme veya kol bulunmaktadır. Tüm netleme, lens açıkken veya en büyük diyafram açıklığı ayarında yapılır. Günümüzde otomatik SLR makinelerinin çoğunda alan derinliği ön gösterimi bulunmazken, eski manuel makinelerde daha yaygın kullanılmaktadır.

Anti-halo tabakası (Anti-Halation Backing) : Filmlerin arka yüzeylerine sürülen ve taşıyıcı taban ya da fotoğraf makinesinin arka kısmından yansıyarak yeniden filme dönüp “halelenme” ye neden olan ışığı emerek yok eden boyalı katman.

Anamorfik objektif (Anamorphic Lens) : Geniş bir görüş açısındaki görüntüyü sıkıştırarak belirli bir çerçeveye sığdıran objektif türü; Sinamaskop filmler de bu objektiflerle çekilmektedirler. Daha sonra göstericiye takılan bir parça ile görüntünün yayılması sağlamakta ve tüm perdeye kaplamaktadır.

Anti-statik bez : Objektifleri ya da saydamları silmek için ve statik elektrikten kaynaklanan toz zerreciklerini uzaklaştırmak için kullanılan ilaçlı bez.

Aplanat (Aplanat) : Küresel görüntü bozulmasına karşı gerekli düzeltme yapılmış olan objektifler. Bkz. Küresel görüntü bozulması.

Apokromat (Apochromat) : Kromatik görüntü bozulmasına karşı gerekli düzeltme yapılmış olan objektifler. Bkz. Kromatik görüntü bozulması.

Atmosferik perspektif (Aerial perspective) : Atmosferde oluşan sis ve pus gibi meteorolojik olayların fotoğrafta yarattığı uzaklık ya da derinlik duygusu. Sis ve pus havada zaten varolan ve tüm filmlerin aşırı derecede duyarlı oldukları morötesi ışınları olağanüstü derecede artırır. Bu ise duyarkat üzerinde genel bir yoğunluk yaratır. Sonuçta çekime konu olan cisimler uzakta, silik, ayrıntıdan yoksun ve belli belirsiz görülürler. İşte buna da atmosferik perspektif denilmektedir.

Aynalı objektif (Mirror Lens) : Yapılışında çeşitli aynaların kullanıldığı objektif türü. Bunlar “katadioptirik” objektifler olarak da anılırlar.  Çok büyük odak uzunluklarına, objektifin gövdesini uzatmadan sağlarlar.

ASA : (Bakınız: ISO)

Ayna kilidi : Uzun poz sürelerini gerektiren çekimlerde fotoğraf makinesinin olabildiğince sabit durması gerekmektedir. Ayna kilitleme sistemi sayesinde, ayna yukarı kalkık durumda kilitlenir ve örtücü kapanana kadar bu durumda kalır. Böylece aynanın hareketinden oluşan sarsıntı ortadan kalkar.