Etiket arşivi: bila

B – hukuk terimleri sözlüğü

B harfi ile başlıyan hukuk terimleri sözlüğü:
  Bâ tapu :   Tapulu; tapu ile tasarruf olunan

  Bâb :   Kapı

  Ba’dehû :   Daha sonra

  Bâ’de’l-isticar :   Kira sözleşmesinden sonra

  Bâ’de’l-istirdad :   Geri aldıktan sonra

  Bâdî olmak :   Sebep olmak

  Bağımsız bölüm :   Kat Mülkiyeti Kanunu’na göre, ana gayrimenkulun ayrı ayrı ve başlı başına kullanılmaya müsait bağımsız mülkiyete konu olabilen bölümleri.

  Bağıt :   Akit

  Bâhir :   Belli; besbelli; açık; apaçık

  Bahri :   Denize ait

  Bâ-husus :   Hele; özellikle; üstelik

  Baîd :   Uzak; ırak

  Bâîs olmak :   Sebep olmak; göndermek; gerektirmek

  Baki :   Sürekli; daimî; artan; kalan; kalımlı; kalıcı; ölümsüz; saklı duran

  Bakiye :   Artan

  Bâlâ :   Yukarı; yüksek; üst; yüce

  Bâligân-mâbelâğ :   Ziyadesiyle; bol bol

  Baliğ :   Eren; varan; bulan; yetişen; toplam; büluğa; ergin;

  Bariz :   Açık; göze çarpan; belirgin

  Basiret :   Doğru görüş; uzağı görüş; önceden görüş; seziş; uyanıklık; anlayış; kavrayış; dikkat; sağgörü

  Batıl :   Doğru ve haklı olmayan; çürük; bozuk; sakat; boş; hukuken geçersiz; dayanaksız; temelsiz; beyhude; hüküm ifade etmeyen

  Bayi :   Bazı maddeleri satma izni olan kimse; satıcı; satış yeri

  Becâ :   Yerine; uygun; bedava; karşılıksız; parasız; emeksiz

  Bedâyî :   Sermayeler; anamallar;

  Bedel-i misil :   Emsaline uygun peşin para

  Bedialar :   Göze güzel görünen şeyler; estetik

  Bedihî :   Açık olan; besbelli; apaçık; akla; kendiliğinden gelen

  Bediî :   Güzellik ölçülerine uyan; güzel; güzellik

  Beher :   Her biri

  Belagat :   Iyi konuşma; sözle inandırma yeteneği; söz sanatlarını inceleyen bilgi dalı

  Beraat :   Aklanma

  Berât :   Rütbe, nişan ve imtiyaz verildiğini bildiren ferman

  Berâyı tetkik :   Inceliyerek

  Berhava :   Havaya gitmiş; kaybolmuş; uçurulmuş; yararsız; boş

  Berî-üz-zimme :   Zimmetten kurtulmuş; aklanmış

  Ber-mucib-i talep :   Talep mucibince; istem gibi

  Ber-vech :   Olduğu gibi; olarak

  Ber-vech-i bâlâ :   Yukarıda olduğu gibi

  Ber-vechi peşin :   Peşin olarak

  Beşerî :   Insanoğlu ile ilgili; insanî; insana mensup

  Betekrar :   Tekraren; tekrarla

  Bey ü şira :   Almak ve satmak

  Beyanname :   Bir makama veya kamuoyuna yapılan açıklama belgesi.

  Bey’i :   Satım; satma; satış; satılma;

  Bey’i bât :   Kesin satış

  Bey’i bi-l vefâ :   Kararlaştırılan süre içinde satılanı geri almak koşulu ile yapılan satış sözleşmesi

  Bey’i mukayaza :   Malı mal ile değiştirmek; trampa

  Bey-i sarf :   Parayı paraya satmak; para bozmak

  Beyn :   Ara

  Beyn’en-nâs :   Halk arasında

  Beytülmal :   Maliye hazinesi

  Beyyine :   Bir olayın veya işlemin doğruluğunu ortaya koyabilmek için hakimi iknaya yönelik yöntem veya her türlü vasıta ; delil, şahit

  Beyyine külfeti :   Mahkemede bir beyan ve iddiayı kanıtlama yükümlülüğü MK 6. madde

  Bidâyet :   Başlama; başlangıç

  Bidâyet mahkemesi :   Ilk mahkeme; davaları birinci derecede gören ve çözümleyen mercii

  Bi-eyyi-hâl :   Herhalde; mutlaka; elbette

  Bigüna :   Herhangi bir

  Bi-hakkın :   Hakkıyle; hakkı olarak, gerçekten; tamamiyle

  Bi-haseb-il verase :   Veraset nedeniyle; verasetten doğma

  Bi-hükm’ül-kanun :   Kanun hükmü gereğince; yasa kuralı ile

  Bila :   ….sız

  Bilâ kayd ü şart :   Kayıtsız ve şartsız

  bilahare :   sonradan

  Bil-ahire :   Sonra; sonradan

  Bilâkis :   Tersine olarak; tam tersine; aksine; sonunda

  Bilâ-müddet :   Süresiz

  Bilanço :   Bir kuruluşun, belli bir tarihte, alacaklı ve borçlu bulunduğu değerleri gösteren özet muhasebe cetveli; işletmenin finansal durumu ve faaliyet sonuçlarını gösteren tablo.

  Bilâ-sebeb :   Sebepsiz

  Bilâtefrik :   Tefrik etmeksizin; ayırmaksızın

  Bilbeyyine :   Delil ile; tanık ile; ispat ile

  Bil-cümle :   Bütün; hepsi; tamamı

  Bil-farz :   Tutalım ki; diyelim ki; sayalım ki; söz gelişi

  Bilfiil :   Gerçekten; fiilen; hakiki olarak; iş olarak; iş edinerek

  Bililtizam :   Bile bile

  Bilistirdad :   Geri alarak; geri alınarak

  Bilmuvafakat :   Razı olarak

  Bilmüzakere :   Müzakere ederek; üzerinde görüşüp tartışarak

  Bilmüzayede :   Artırma ile; artırarak

  Bi-l-müzayede :   Müzayede ile

  Bi-l-rü’ye :   Görerek; görülerek

  Bî-ma’nâ :   Manasız; anlamsız

  Binâberin :   Bundan dolayı; bunun üzerine; bu nedenle

  Binâen-alâ-zâlik :   Bundan dolayı; bunun üzerine

  Binâen-aleyh :   Bunun üzerine; dolayısıyla; bundan dolayı

  Bi-n-netîce :   Netice olarak; sonuç olarak

  Binniyabe :   Naip eliyle; vekillik ile; vekaleten

  bisud :   faydasız;yararsız

  Bîtâp :   Bitkin; güçsüz; takatsız; yorgun

  Bî-taraf :   Tarafsız

  Bitarıkıl’evlâ :   Evveliyetle; öncelikle

  Bi-t-tabi :   Tabiatiyle; doğal olarak

  Bono :   Bir kimsenin diğer bir kimseye veya onun emir ve havalesine, belirlenen vadede, belirli bir tutarı ödeme taahhüdünü içeren, özel biçim ve hükümlere tabi ticari senet; emre yazılı senet.

  Borç ilişkisi :   İki taraf arasında mevcut olup bir şeyin verilmesi,yapılması veya yapılmamasını öngören hukuki bağdır.

  Bölünebilir edim :   Niteliğinde veya değerinde esaslı bir değişme olmaksızın, birden ziyade parçalara ayrılarak ifa edilebilen edim

  Bölünemez edim :   Niteliğinde veya değerinde esaslı bir değişme olmaksızın, birden ziyade parçalara ayrılarak ifa edilemeyen edim

  Butlan :   Geçersizlik

  Bürûz :   Belirme; ortaya çıkma.