Etiket arşivi: çarpma tahtası

Basketbol terimleri sözlüğü

Basketbol Terimleri Sözlüğü

adam adama savunma Her oyuncunun karşı takımdan belli bir oyuncuyu tutarak, sayı yapabilme gücünü engellemesi amacını güden bir savunma yöntemi.
adam değiştirme Oyun sırasında birtakımın oyuncu değiştirmesi.
akın bölgesi Bir takımın akın yaptığı çemberin altında, dip çizgisiyle orta çizgi arasında kalan alan.
alçak top sürme Topu, yerden az bir yükseklikte zıplatarak götürme.
aldatma Bir oyuncunun karşı takım oyuncusunu şaşırtmak ve kendi hareketini gizlemek için yaptığı değişik hareket.
ara işareti Hakem ya da bir çalıştırıcı tarafından ara almak için yapılan işarettir. Yere koşut olan sağ elin parmakları altına sol el işaret parmağının dikey olarak konulmasıyla gösterilir.
baskı Tutma görevi alınan karşı takım oyuncusunun hareketini ve sonuç almasını engellemek amacı ile uygulanan yakın savunma türü.
baş üstünden iletme Bir oyuncunun topu yakınındaki takım arkadaşına başının üzerinden geçirerek aktarması.
başhakem Oyunu yöneten iki hakemden anlaşmazlık halinde kararda yetki üstünlüğü olanı.
başüstü atışı (çengel atışı) Sepete yan dönmüş durumda, dışta kalan gergin kolla uzanarak yapılan atış.
beşinci sapkı Kurallara göre, bir oyuncu, bütün bir oyun süresince ceza atışını gerektiren beş sapkı yapabilir. Beşinci sapkıyı yapan oyuncu oyun dışı olur. Beşinci sapkı, bir oyuncunun oyundan çıkmasını gerektiren durumdur.
bilerek sapkı Bir oyuncunun bile bile yaptığı kural dışı davranış. Sorumluluk derecesi bakımından bu biçimde davranışlar oyundan atılmayı gerektirecek niteliktedir.
bozgu Bir oyuncunun teknik bir sapkı yapmasından doğacak ceza.
bölge savunması Oyuncuların belirli bir bölge içinde, karşı takıma kurdukları savunma katı ve yaptıkları savunma hareketi.
çarpma tahtası Ucunda sepetin asılı bulunduğu tahta. Tahta ya da saydam, fakat kırılmaz bir maddeden yapılır. Yerden 2.75 metre yükseklikte olup uzunluğu 1.80, yüksekliği ise 1.20 metredir.
çift elle top aktarma Bir oyuncunun, topu, yakınındaki takım arkadaşına iki eliyle tutarak aktarması.
çifte sapkı Karşı takımlardan iki oyuncunun aynı anda ve karşılıklı olarak birbirlerine yaptıkları kural dışı hareketten doğan ceza.
dalış Topu elinde bulunduran oyuncunun karşı takım savunma katında gördüğü bir açıklıktan çembere doğru giriş yapması.
danışma arası bk. ara
dip çizgisi Oyun alanının çember yönüne rastlayan sınırını belli eden karşılıklı çizgiler.
dönüş Oyuncunun, bir ayağını yerden kesmeden yaptığı dönme hareketi.
dönüş ayağı Dönüş sırasında yerden kesilmeyen ayak.
el kesme Bir oyuncunun, karşı takımdan çembere atış yapanın elini tutarak kural dışı sayı yapmasını engellemesi.
eli bozuk Bir oyuncunun çembere yaptığı atışların düzgün gitmemesi durumu.
engelleme Karşı takım oyuncusunun hareketine engel olma.
hava atışı Hakemin, karşılıklı takımdan iki oyuncunun arasında topu havaya atarak, duran oyunu yeniden başlatması.
hava atışını bozma Hava atışı sırasında, oyunculardan birinin, kural gereğince yapmaması gereken bir hareketi yapması. Bu durumda atışın yinelenmesi gerekir.
kapatma Elinde top olmayan bir oyuncunun ilerlemesine engel olma.
karşılıklı atış Karşılıklı sapkıdan doğan karşılıklı ceza atışı.
karşılıklı sapkı Karşılıklı takımlardan iki oyuncunun, aynı anda birbirlerine karşı yaptıkları kural dışı davranış.
kaydırma Savunmanın belirli bir anında, oyunun güç noktasını birden bire değiştirmek.
kişisel sapkı Bir oyuncunun, karşı takım oyuncusuna değmesi ile olan sapkı. Kural gereğince, bir oyuncu, karşı takım oyuncusunu tutamaz, itemez, yüklenemez, çelmeleyemez.
kural bozma Oyun kurallarına aykırı biçimde hareket etme ve cezayı gerektiren bir davranışta bulunma.
masa hakemleri Oyun sırasında, alan kenarındaki masada yazı kâğıdını yazan, oyunun süresini gösteren kronometreyi kullanan ve 30 saniyelik süreyi saptayan hakemlere verilen ad.
orta çentik Oyun alanını ortadan iki eşit bölgeye ayıran çizgi.
orta yuvarlak Alanın tam orta yerinde ve orta çentik’in üzerindeki, yarı çapı 1.80 metre olan yuvarlak. Bu yuvarlak, alanın tam göbeğini işaret eder.
otuz saniye Bir takımın, topu eline geçirdiği andan başlayarak sayı yapmaya girişmesine dek sınırlandırılmış süre. Bu süre içinde sonuç alamayan takım topu yitirmiş sayılır.
otuz saniye hakemi Otuz saniyelik süreyi tutmakla görevli hakem. Bu hakem masada özel bir saatin başında oturarak bu süreyi izler.
otuz saniye lambası Çarpma tahtasının üzerinde bulunan ve 30 saniyelik süreyi işaret eden renkli ampuller.
oyalama Topu elinde bulunduran takımın, zaman kazanmak için yaptığı oyalayıcı hareketler.
oyun saati Oyunun süresini saptayan ve görevli bir hakem tarafından işletilip durdurulan kronometreli özel saat.
ölü an Kuralların gerektirdiği anlarda ve durumlarda, hakemin işaretleriyle oyunun ve oyun saatinin durdurulması anı.
ölü top Kuralların gerektirdiği 7 durumda topun oyun dışında kalması.
örme Topu en yakınındaki arkadaşına aktaran oyuncunun, bu arkadaşı ile karşısındaki karşı takım savunma adamının arasından geçmesi ve davranışını birkaç kez yinelemesi.
perdeleme Bir oyuncunun, arkadaşının sayı yapmasını kolaylaştırmak amacı ile, bunu önlemek isteyen karşı takım oyuncusunun hareketini, ona dokunmadan kısıtlaması.
saat hakemi Oyun süresini saat ile saptamakla görevli hakem.
savunma bölgesi Bir takımın akın bölgesi dışında kalan alanı.
sayı göstergesi Oyunun oynandığı salonda bulunan ve masa hakemleri tarafından kullanılan elektrikli sayı göstergesi. Elektrikli sayılar oyunun sonucuna göre yönetilir.
sayı hakemi Oyun sırasında yapılan sayıları, atılan serbest atışları ve kişisel sapkıları yazı kâğıdına yazmakla görevli hakem.
sayı kâğıdı Basketbol oyununda, hakemin, oyuncuların isimlerini, yaptıkları sapkıları, attıkları sayıları yazdığı ve oyundan sonra hakemlerle takım kaptanlarına imzalattığı resmî kâğıt.
sayıya giden atış Bir oyuncu, sayıya gidecek atış yaparken karşı takım oyuncularından biri tarafından engellenirse, bu sayıya giden atış olarak kabul edilir ve hakemler tarafından sapkıyı yapan oyuncunun takımı zararına 2 serbest atış cezası verilir.
sepet Sepettopunda sayı yapılacak yer. Bu, 0,45 metre çapında demir bir çember olup altında bir ağ asılıdır. Çember ile ağ bir sepet biçimindedir. Sepettopu oyununu bulan Amerikalı Profesör James Naismith, oyunu, önce öğrencilerine kâğıt sepetleriyle oynattığın
sepete atış Bir oyuncunun sayı yapmak amacıyla topu sepete doğru atması.
sepettopu Beşer kişilik iki takımla oynanan bir oyundur. Her iki takımın amacı topu karşı takımın sepeti içine atmaktır.
sepettopu alanı Sepettopu oyununun oynandığı alan. Bu alan kapalı bir salonda olduğu gibi açık havada da bulunabilir. Dikdörtgen biçiminde, engelsiz sert bir yüzey olup çizgileri iç kenarlarından ölçüldüğünde, uzunluğu 26, genişliği ise 14 metredir.
serbest atış Bir oyuncunun, karşı takım oyuncusuna karşı, kural dışı davranışından ötürü takımı zararına verilen ceza atışı. Bu atış, kendisine kural dışı davranışta bulunulan oyuncu tarafından, karşı takımın sepetine doğru yapılır. Bu atış sırasında karşı takım oyunc
serbest atış bölgesi Serbest atış yapılırken oyuncuların duracakları yeri sınırlayan bölge.
serbest atış çizgisi Serbest atışın yapılacağı yeri gösteren 3.60 metrelik çizgi. Bu çizgi, dip çizgisine 5.80, sepete ise 4.60 metre uzaklıktadır. Atışı yapacak oyuncu bu çizginin üzerinde durmak zorundadır.
sınır çizgileri Oyun alanını sınırlayan 26 metre uzunluğundaki karşılıklı çizgiler. Oyun bu sınırların içinde oynanır. Sınır çizgileri, dip çizgileriyle oyun alanını dört yandan kuşatır.
sınırlı bölge Dip çizgileri, serbest atış çizgileri ve dip çizgilerinin orta noktalarına 3 metre uzaklıktan başlayıp, bu çizgilerle serbest atış çizgilerini birleştiren çizgilerin sınırladığı alan.
son beş dakika Oyunun son beş dakikası. Bu süre içinde yapılan sapkılar, ayrıksız olarak çift serbest atış ile cezalandırılacağından, oyunda özel bir önem taşır.
top Sepettopu oyununda, oyuncuların sayı yapmak için kullandıkları küre biçimindeki oyun aracı. Deri, sentetik bir nesne ya da lastik bir kılıf ile kaplı ve içi hava dolu bir lastik balon olup, çevresi en az 75 santim, ağırlığı ise en az 600, en çok 650 gramd
top açma (baskın) Karşı takımın akınını kestikten ya da sayı yitirmeden sonra, ele geçen topla, onların savunma düzeni almalarından önce ileri fırlayan bir oyuncu ile sayı yapma.
top oyunda Alan dışına çıkan topun, bir oyuncu elinden tekrar alana sokularak oyunun yeniden başlaması.
top sürme Bir oyuncunun, topu tek elle yerde zıplatarak, karşı takıma kaptırmadan yer değiştirmesi.
top taşıma Bir oyuncunun, elinde top olduğu halde, yerde zıplatmadan, bir adımdan fazla yürümesi. Bu kural dışı davranış olduğundan hakem oyunu durdurarak topu karşı takıma verir.
topla durma Karşı takımın çemberine doğru top sürerek ilerliyen oyuncunun birden duruvermesi.
topla giriş Bir oyuncunun, topla ilerlerken ya da dururken, savunan tarafın bıraktığı boşluklardan sepete doğru birden dalışı.
topsuz giriş Kendisinde top bulunmayan bir oyuncunun, pas alacak gibi bir aldatma ile karşı çembere doğru hızla koşması.
tutma Karşı takımın bir oyuncusunun kımıldamasına engel olacak şekilde, bedenle yapılan abanma hareketi.
tutulmuş top Karşı takımlardan iki oyuncunun, aynı anda topu sıkıca tutarak paylaşamamaları ve topun ikisinin elleri arasında kalışı. Bu durumda hakem bu iki oyuncu arasında hava atışı yapar.
tüm baskı (yakından savunma) Bir takımın, baskı yönetimini tüm alanda, ya da belli bir bölgede uygulayarak yakın ara ile yaptığı savunma.
uzak duruş Bir savunma oyuncusunun, tuttuğu karşı takım oyuncusunu, daha elverişli yerde bulunan birine pas vermesini engellemek için, uzaktan izlemesi.
uzanış Oyuncuların, çember altında topu kapmak için yaptıkları zıplama hareketi. Bu, özellikle çarpma tahtasına çarpıp geri gelen toplar için yapılır.
uzatma Elemeli oyunlarda, kazananı ve yeniği belli etmek gerektiğinden, olağan süresi eşit sayılarla biten bir oyunun, onar dakikalık iki bölüm halinde uzatılması.
üç saniye Akın yapan takımın oyuncuları, karşı takımın serbest atış bölgesi içinde üç saniyeden çok hareketsiz duramazlar. Bu üç saniyelik süreyi belli eden kural, bu adla anılır.
verkaç (vergit) Bir oyuncunun topu takım arkadaşına aktardıktan sonra, ondan yine geri alması için daha elverişli bir yere topsuz giriş yapması.
yardımcı hakem Alandaki iki hakemden, başhakeme yardımcı olanı. Onun verdiği kararlar da kesindir. Ancak iki hakem arasında bir anlaşmazlık olduğunda, başhakemin kararına bakılır.
yedekler Oynayan oyuncuların dışında kalan oyuncular.
zıplatarak aktarma Topun, savunma oyuncusuna kaptırılmadan zıplatılarak takım arkadaşına aktarılması.
zıplayarak atış Bir oyuncunun zıplayarak topu sepete doğru atışı.

Atletizm terimleri sözlüğü

Atletizm Terimleri Sözlüğü

açık yarış Olimpiyatların, dünya, ülkeler arası ya da bölgesel birinciliklerin dışında, bütün atletlerin katılabilecekleri yarış.
adçekme Yarışçıların deneme sıralarını, koşucuların koşaklarını saptamak için yapılan düzenleme işlemi.
adım uzunluğu Yürüyüşte, iki uzun adım arasındaki açıklık. İ.A.A.F yönetmeliğine göre bu uzunluk 2.30 cm. dir.
ağırşak bk. disk.
aktarma alanı Bayrak koşularında yarışan takımdaşların, bayrak sopasını, kendi koşaklarında birbirlerine aktardıkları koşu alanı.
alan yönetmeni Yarış alanının giriş çıkışını yardımcılarıyla birlikte düzenleyip denetleyen yetkili.
aşama 1. Bayrak yarışlarına katılan takımların her bir koşucusuna düşen uzaklık. 2. Yarışın belirli uzaklığı kapsayan bölümlerinden her biri.
aşamalı yarışlar Dönemeçte başlayıp düzlükte biten, her koşucunun kendi koşağında yarıştığı koşular (200 m.-800 m.) ile bayrak koşularını kapsayan yarışlar.
atlama 1. Belirli bir yerden gerilip hız alarak yapılan sıçrama ile vücudu yerden kesip daha uzak bir yere kondurma ya da belli bir yükseklikten aşırma. 2. Bu yolla en uzağa atlamak ya da en yükseği aşmak amacıyla yarışılan atletizm dalı.
atlama alanı Atlamaların yapıldığı yüzeyi eğimsiz alan ile çevresi.
atlama çatkısı Yüksek atlamalarda kullanılan ayak, çıta ve çıta dayanağından kurulu atlama aracı.
atlama çizgisi Atlamalarda, atletlerin daha ileriye basamayacaklarını belirten sıçrama tahtasının kum havuzu yönündeki kıyısı.
atlama havuzu Atlama yapan yarışçının atlayıştan sonra düştüğü kum ya da benzeri bir özdekle (örneğin plastik köpüğü) dolu havuz. En küçük boyutları: Sırıkla atlamada 5 m. x 5 m. yüksek atlamada 5 m. x 4 m.  uzun ve üç adım atlamada 9 m. x 2.75 m.
atlamalar Atletizmin yüksek, uzun, üç adım, sırıkla atlama dallarına verilen ortak ad.
atlet Atletizmi uğraş edinip dallarındaki yarışlara katılan sporcu.
atletik Atletizmle, atletle ilgili atlete yaraşır.
atletizm Bedensel dayanıklılığı, doğal devimleri geliştirmeyi amaçlayan, koşu, atma, atlama, yürüyüş gibi alıştırma ile yarışları kapsayan spor çalışmalarının genel adı.
Atletizm Birliği Ülke içindeki atletizm çalışmalarını yürüten, yapılan yarışları düzenleyip yöneten birlik.
atma döngüsü İçinde, disk, gülle, çekiç atma yarışları yapılan 2. 50 m. çapında (çekiç atmada 2.13, 5 m.), çevresi 76 mm. lik metal ya da demirle kuşatılmış, tabanı sert, yuvarlak alan.
atmalar Atletizmin gülle, çekiç, disk, cirit atma dallarına verilen ortak ad.
başlangıç kirişi Cirit gelişme alanının yan çizgilerini atış yönünde sınırlayarak kesen kiriş.
başyargıcı Yarışlarda, ölçmelerin denetimini yapmakla görevli, uygulama anlaşmazlıklarını çözümlemekle yükümlü bulunan, l.A.A.F. yönetmeliğinin uygulanmasından sorumlu yargıcı.
başyargıcı yardımcısı Yarışlardaki yanlışları, yönetmelik kurallarına aykırı olayları başyargıcıya bildirmekle görevli yargıcı.
bayan atlet Atletizmi uğraş edinip, dallarındaki bayanlar arası yarışlara katılan sporcu.
bayrak koşusu bk. bayrak yarışı.
bayrak sopası Bayrak yarışlarında, elden ele aktarılan bayrağı simgeleyen, tahta, maden gibi sert özdeklerden yapılmış, 49 gr. ağırlığında, 28 cm.-30 cm. boyunda, 12 cm. çapında düzgün boru.
bayrak yarışı Bayrak sopasını aktarma alanında elden ele geçirme yoluyla, aşamalı olarak her atletçe bir bölümü koşulan takım yarışı.
beşli yarış Her birine katılmak koşulu ile, beş ayrı dalda düzenlenen bir birleşik yarış türü. bk. birleşik yarışlar.
birleşik yarışlar Yarışçıların, her birine katılmak zorunluğunda olduğu, birden çok atletizm dalında düzenlenen yarışlar.
büyükler bk. erginler.
cirit Madensel sivri uçlu, gövdesi tahta ya da madenden yapılmış, tutağı ip sargılı kargı biçiminde atma aracı. Ağırlığı erkeklerde en az 800 gr., bayanlarda 600 gr. dır. Uzunluğu erkeklerde 260 cm.-270 cm. bayanlarda ise 230 cm. olur.
cirit atma 1. Hız kazanmak için gerilip koştuktan sonra, elde taşınan ciriti omuz ya da taşıyan kol üstünden ileriye doğru fırlatma. 2. Ciriti, bu yolla en uzağa atmak için yarışılan atletizm dalı.
cirit sapı Ön bölümü maden başa bağlı, en geniş yeri ip sargılı, tahta ya da madenden yapılmış cirit gövdesi.
çapraz atlayış Çıtayı, binermiş gibi karın altına alarak aşma temeline dayanan yaygın bir yüksek atlama biçimi.
çarpma tahtası Gülle atan atletin, deviminden doğan hızla atma döngüsünün dışına çıkmasını önlemek için kullanılan ağaç takoz.
çekiç Tokmak, sap ile tutaktan oluşan, 7.257 kg. ağırlığında, 117. 5 cm. -121. 5 cm. (tutağın içinden ölçüldüğünde) uzunluğunda atma aracı.
çekiç atma 1. Atma aracını çevirerek, vücudu kendi ekseni çevresinde döndürerek ya da her ikisini kullanarak elde edilen hızla çekici atma döngüsü üstünden ileriye doğru fırlatma. 2. Çekici, bu yolla en uzağa atmak için yarışılan atletizm dalı.
çekiç sapı Çekiç tokmağını tutağa bağlayan tel.
çekiç tokmağı Çekicin demir, pirinç ya da pirinçten daha sert bir özdekten yapılmış, madensel dolgulu yuvar biçiminde baş bölümü.
çekiç tutağı Çekicin, tek parçadan ya da çift örgüden yapılmış, sert, oynaksız, atış sırasında esnemeyen tutma yeri.
çıkış Çıkış imi ile çıkış yerinden koşuya başlama. İki türü vardır: Kısa koşularda uygulanan alçak çıkış uzun koşularda uygulanan yüksek çıkış.
çıkış bölmesi 1500 metreye dek yapılan koşularda, çıkış çizgisi gerisinden yarışa başlanılan bölüm.
çıkış çizgisi Yarışa başlanacak yeri gösteren 5 cm. kalınlığındaki ak çizgi.
çıkış imi Koşuyu başlatmak için, çıkış tabancasını patlatarak verilen im.
çıkış tabancası Kurusıkı bir patlama sesi ile birlikte parıltı vermesinden ötürü, yarışı başlatma işinde kullanılan özel tabanca.
çıkış takozu Hız koşularında, çıkışa kalkan yarışçıların iterek birden atılım yapmak için ayaklarını dayadıkları takoz.
çıkışçı Yarışlarda, çıkış imini veren yargıcı.
çıkışçı yardımcısı Koşuların yönetmeliklerde gösterilen kurallara uygun olarak yürütülmesinde, çıkış yargıcısına yardımla yükümlü yargıcı.
çıta Yüksek ya da sırıkla atlamada aşılması gereken yüksekliği gösteren tahta, maden vb. özdekten yapılmış yuvarlak, yerine göre üçgen kesitli uzun ince çubuk.
çıta dayanağı Yüksek ya da sırıkla atlamada üzerine çıtanın konduğu ayak.
çıtayı geçiş Yüksek atlamalarda, belli bir yüksekliğe konmuş olan çıtayı düşürmeden aşarak, vücudu tümüyle sıçrayış yönünden öbür yöne aktarma.
çitli engel Engelli koşularda koşucunun üzerinden aşmak zorunda olduğu 3.96 m. genişliğinde, 91.1-91.7 cm. yüksekliğindeki engel.
çivili ayakkabı Tabanında metal çiviler bulunan atlet ayakkabısı.
deneme Atma ya da atlama yapan yarışçının, her dönede birer kez kullandığı sınama hakkı.
deneme sırası Atma ya da atlamaya katılan yarışçının her dönedeki sınama sırası.
dikkat komutu 800 metreye dek düzenlenen koşularda, çıkış çizgisinde yerlerini alan yarışçıları dikkat durumuna getirmek için, çıkışçının kendi ana dilinde verdiği uyarı komutu.
dikme Yüksek atlamalarda, aşılması gereken çıtayı taşıyan ayakların konduğu direklerden her biri.
dilim Geçerli bir atış için, atışı yapılan aracın içine düşmesi gereken, çizgilerle belirtilmiş alan kesimi.
dingin ayak Üç adım atlamada, ilk sıçramayı yapmayan ayak.
disk Disk atmada kullanılan, 2 kg. ağırlığında genellikle metal bir çember ile çevrelenmiş tahta ağırşak. Kadınların kullandıkları disk 1 kg. ağırlığında olup daha küçüktür.
disk atma 1. Gerilerden gelerek, istenildiğinde gövde ekseni üzerinde dönerek hız kazandıktan sonra, atma döngüsü içinde ilerleyip avuçta taşınan diski ileriye doğru savurma. 2. Diski, bu yolla en uzağa atmak ereğiyle yarışılan atletizm dalı.
dolanı bk. dönü.
dönü Koşu yolunda, her bir dönüşe verilen ad. Genellikle 400 m. olur.
dönü denetçisi 1500 m. ile daha uzun koşularda, yarışçıların dönülerini sayıp bildirmekle görevli yargıcı.
dönüş Disk ya da çekiç atmada, atış hızı için gerekli olan merkezkaç kuvveti oluşturmak amacıyla vücudu kendi ekseni üzerinde döndürme.
düz atlayış Çıtayı, üstüne oturur gibi aşma temeline dayanan bir yüksek atlama biçimi.
engel Engelli koşullarda, her yarışçının üzerinden atlaması gereken çerçeve ile tabandan kurulu tahta düzen.
engel aşmak Engelli koşularda, ayak ya da bacağı sarkıtmaksızın, yarışılan koşak doğrultusunda engelin üzerinden atlamak.
engel yüksekliği Engelin yere göre aşılması gereken yüksekliği. Engelli koşularda uygulanan üç ayrı engel yüksekliği şunlardır: 1. Alçak (low): 200 m. engelli koşularda uygulanan 75.9 cm.-76.5 cm. lik engel yüksekliği. 2. Orta (intermediate): Erkekler arası 400 m. engelli
engelli koşular Belirli aralıklara konmuş, değişik yükseklikteki on çitli engelin üzerinden aşılarak sürdürülen koşular. Bu koşular uzaklıklarına göre üç ana dala ayrılırlar: 1. 110 m.-440 m. engelli koşular. 2. 220-300 m. engelli koşular. 3. 100 m. bayanlar arası engell
erginler Yarış günü 21 yaşını doldurmuş olan atletler.
geçerli deneme Yönetmelik kurallarına uygun düşen atış ya da atlayış denemesi.
gelişme alanı Atma ya da atlamadan önce yarışçının yürüme, sıçrama, koşma gibi hız kazanma yollarını denediği gerilme alanı. Bu alan, uzun atlamada 15 m., üç adım ile sırıkla atlamada 40 m., cirit atmada 30 m.-36.5 m. uzunluğunda olur.
gelişme koşusu Atma ya da atlamalardan önce en iyi aşamayı elde edebilmek amacıyla, yarışçının gelişme alanında hız kazanmak için yaptığı koşu.
gençler Yarış günü 18 yaşından büyük, 21 yaşından küçük olan atletler.
gerideki ayak Yürüyüşte, ilerdeki ayağın yere konmasıyla, yerden kaldırılan öteki ayak.
gülle Demir, pirinç ya da pirinçten daha sert bir özdekten yapılmış, içi dolu, yüzeyi düz, yuvar biçiminde atma aracı. Ağırlığı, erkeklerde 7. 257 kg., bayanlarda 4 kg. dır.
gülle atma 1. Tek elle taşınan gülleyi atma döngüsü içinden, taşıyan kolla, omuz doğrultusunda havadan ileriye doğru fırlatma. 2. Gülleyi, bu yolla en uzağa atmak amacıyla yarışılan atletizm dalı.
hendekli engel Çit ile su hendeğinden oluşan engel.
hendekli engel koşusu Her dönüsünün dördüncü engeli çitli hendekli olan 28 çitli engel ve 7 hendekli engeli kapsayan 3000 m. lik koşu ile 32 çitli engeli, 8 hendekli engeli olan 2 millik engelli koşuya verilen ad.
içkoşak Sol yanı koşu yolu kıyısına bitişik, sağ yanı ikinci koşaktan 5 cm. genişliğinde bir çizgi ile ayrılmış, koşu yolunun en içte kalan koşağı.
ikinci sıçrama Üç adım atlamada, ilk sıçramayı yapan ayakla yere indikten sonra yapılan sekme özelliğindeki sıçrama.
ilerideki ayak Yürüyüş yarışında, ilerde bulunanın yere değmesinden sonra kalkan ayak.
ilk sıçrama Üç adım atlamada, gelişme koşusuyla hız alarak tek ayak üzerinde havalanıp ileriye yapılan birinci atılım.
ip sargı Kaymayı önlemek için, cirit sapının ağırlık noktasındaki tutağına sarılmış olan ip.
kayma Gülle atmada, atış için ön hızı kazanmak amacıyla, atma döngüsü içinde yerden yükselmeden atış yerine doğru yapılan sekme.
kır koşusu Belirli bir kırsal bölgede doğal hendekleri, çitleri, engelleri aşarak yapılan koşu.
kol çevirme Çekiç atmada, dönüşe geçmeden önceki ilk hızı kazanmak için, atma aracını tutan gergin iki kolu vücut çevresinde döndürme.
konma Uzun atlamalarda, uçuştan sonra vücudu yere indirme.
koruma kafesi Çekiç atma ile disk atmada, yarışçıları, görevlileri, izleyenleri korumak için, atma döngülerinin çevresine ağzı atış yönüne doğru C harfi biçiminde yerleştirilen ağlı kafes.
koşak Bir dönülük yarışlarda (400 m.) ya da kimi yarışların ilk dönüsünde her koşucu için beşer santimlik ak çizgilerle birbirinden ayrılmış, 1.22 cm. – 1.25 cm. genişliğindeki koşu yolu koşaklarından her biri.
koşu Özel ya da doğal yerlerde, belli bir uzaklığa koşarak en kısa sürede ulaşmak için yapılan yarış türü.
koşu yeri Kır koşularında, atletlerin izlemek zorunda oldukları imlerle belirlenmiş yarış yolu.
koşu yeri yönetmeni Kır koşularında, koşu yeri ile yazman yargıcılarının denetiminden sorumlu yönetmen.
koşu yolu Üstü taş, kum, kömür tozu, kiremit kırığı gibi bir karışımla ya da yapay bir özdekle (tartan gibi) sıkılaştırılıp koşular için özel olarak yapılmış 6-8 koşaklı yol.
koşu yolu kıyısı Koşu yolunun çimento, tahta ya da uygun herhangi bir özdekten yapılmış 5 cm. yüksekliğinde, 5 cm. genişlikteki iç kıyısı.
koşucu Koşu dalındaki yarışlara katılan atlet.
macun gösterge Uzun atlamalarda, atlama çizgisine basarak atlayanların ayak izlerini saptamaya yarayan, sıçrama tahtasına sıvanmış macun yüzey. Bu macun yüzey 5 cm. kalınlığında, 10 cm. genişliğindedir.
maden baş Ciritin koni, biçiminde madensel ucu.
maden kapaklar Diskin ağırlık düzenlemesini yapmak için kullanılan maden plaka.
maraton bk. maraton koşusu.
maraton koşusu Yumuşak yollar dışındaki ana yollar üzerinde yarışılan 42.195.5 m. lik en uzun yol koşusu.
olimpiyat bk. olimpiyat oyunları.
olimpiyat oyunları Her dört yılda bir kez, her biri başka bir ülkede yapılmak üzere Uluslararası Olimpiyat Kurulunca düzenlenen uluslararası spor yarışları ile şenlikleri.
onlu yarış Her birine katılma koşulu ile on ayrı atletizm dalında düzenlenen erkekler arası birleşik yarış. Şu sıralamaya göre yapılır: Birinci gün: 100 m. koşu, uzun atlama, gülle atma, yüksek atlama, 400 m. koşu. İkinci gün: 110 m. engelli koşu, disk atma, sırıkla
saplama kutusu Sırıkla atlamada, yarışçıların sıçrayıp havalanmak için sırıklarını sapladıkları maden ya da tahtadan yapılmış yamuk kutu.
seçme-elemeyarışları Tek bir yarışla sonuçlanamayacak denli çok atletin katıldığı yarışlarda, bir sonraki elemeye ya da sonlamaya girecekleri saptamak amacıyla yapılan yarış.
serinleme durağı Maraton yarışlarında, yeme-içme durakları arasında bulunan, koşucuların su içtikleri, terlerini sildirdikleri konaklardan her biri.
sıçrama Gelişme koşusundan hız alarak, ayağın itme gücüyle vücudu yerden koparıp uzağa ya da havaya fırlatma.
sıçrama tahtası Uzun atlamalarda, yarışçılara daha iyi sıçrama olanağı veren 122 cm. x 20 cm. x 10 cm. boyutlarında, önü macun göstergeli aka boyanmış tahta.
sıralayıcı Kır koşularında, varış çizgisini geçen atletlere varış sırasına göre sayı veren yargıcı.
sırık Sırıkla atlamada kullanılan kamış, kauçuk, metal vb. yapılmış uzun esnek çubuk.
sırıkla atlama 1. Belli bir yüksekliğe konmuş çıtayı sırıkla havalanıp aşma. 2. Bu yolla en yükseği aşmak için yarışılan atletizm dalı.
sırt atlayışı Çıtayı, sırt altına alarak aşma temeline dayanan yaygın bir yüksek atlama biçimi.
son yarış Birinciyi belli eden, herhangi bir daldaki yarışmayı sonuçlandıran yarış.
sonaşam Atletizmin herhangi bir dalında, yönetmeliğe uygun olarak o zamana değin elde edilmiş derecelerin en üstünü ya da eşiti.
sonaşamcı Atletizm yarışlarında sonaşam elde eden sporcu.
sonaşamlamak Eski sonaşamı yenilemek ya da aşıp yeni bir sonaşam elde etmek.
sonuç yazmanı Her yarışın sonucunu, bitiriş sıralarını, süre, yükseklik, uzaklıklara ilişkin bilgileri yazıya geçiren görevli.
su hendeği Hendekli engel koşuları için düzenlenmiş çitli engelin önünde bulunan, içi su dolu çukur. Bu hendeğin 3. 66 m x 2. 50 m. ölçülerinde olan tabanı 30 mm. kalınlığında yumuşak şilte ile örtülüdür. 70 cm. olarak başlayan derinliği koşu yönüne doğru azalır.
süre yargıcısı Koşuların süresel sonuçlarını saptayan yargıcı.
süre yönetmeni Süre yargıcılarının görevlerinden, saptanan derecelerin yazılıp yayımından sorumlu yargıcı.
süreli yarış Belli bir sürede koşulabilen uzaklık üzerine düzenlenen yarış.
tetik durum Koşucunun, dikkat komutundan çıkış imine değin bulunduğu durum.
topuk-burun Her adımda, önce topuğu sonra ayak ucunu yere değdirme kuralına bağlı olarak koşma kuşkusu uyandırmayan yürüyüş yöntemi.
uçuş Atlama yapan vücudun, ilk sıçramadan konmaya değin havada aldığı yol.
uçuş açısı Atmalarda, atılan nesnenin (gülle, çekiç, disk, cirit) uçuş yörüngesi ile atış doğrultusu arasındaki açı.
Uluslararası Olimpiyat Kurulu Olimpiyat oyunlarının yerini, gününü saptayarak, düzenleme işlerini, uygulayım (teknik) hazırlıklarını gözetip denetleyen kurul.
Uluslararası Özengen Atletizm Birliği Atletizme ilişkin birliklerin üyelerinden kurulu, dünya özengen atletizmini yöneten birlik.
uluslararası yarış Olimpiyat oyunları, dünya birincilikleri, bölge birincilikleri, grup birincilikleri için iki ya da daha çok üye ulus arasında yapılan yarış.
uyarı Yürüyüş yarışlarında, yerle aralıksız dokunma kuralından uzaklaşan yürüyüşçüye, yargıcının bir kez olmak üzere ak bayrak kaldırarak yaptığı uyarı.
uygulayım yöneticisi Yarışlardan önce, yarış yerlerinin yönetmeliklere uygunluğunu denetleyen görevli.
uzun atlama 1. Gelişme koşusundan hız alarak bacaklara verilen sıçrama gücü ile vücudu yerden kesip amaçlanan uzaklığa kondurma. 2. Bu yolla en uzağa atlamak için yarışılan atletizm dalı.
üç adım atlama 1. Gelişme koşusunun verdiği hızla tek ayak üzerinde sıçrayıp aynı ayak üzerine düştükten sonra, dingin bacakla bir adım atarak yine bu bacakla üçüncü sıçramayı yapmak kuralına bağlı olarak vücudu yerden koparıp üç sıçrama ile uzağa kondurma. 2. Üç adımda
üçüncü sıçrama Üç adım atlamada, dingin ayakla yapılan son sıçrama.
varış Yürüyüşçü ya da koşucunun, gövdesinin herhangi bir kesimi ile varış çizgisini geçmesi.
varış alıcısı Varış görüntülerini saptayan alıcı.
varış çizgisi Yürüyüşçü ile koşucuların varış sıralarını, derecelerini saptamak için koşu yoluna enine çizilmiş, koşulan uzaklığın bitimini gösteren ak çizgi.
varış direkleri Varış ipini, varış çizgisinin iç kıyısı üzerinde germeye yarayan, koşu yolunun iki yanına dikilmiş direkler.
varış görüntüsü Birbirine çok yakın aralarla sonuçlanan koşuların bitirme sıralarının varış yargıcılarınca saptanamadığı durumlarda, ayrımı kolaylaştırmak amacı ile kullanılan görüntü.
varış ipi Varış çizgisinin iç kıyısı üzerinde, varış direklerine bağlanıp gerilmiş olan 1.22 m. yükseklikteki pamuk ya da benzeri nitelikte yumuşak ip.
varış yargıcısı Koşulara, yürüyüşlere katılan yarışçıların varış sıralarını saptayan yargıcı.
varış yönetmeni Varış yargıcılarını görevlendirmek, varışları özel çizelgesine geçirmek, varışa ilişkin bütün sorunları çözümlemekle yükümlü başyargıcı.
yanlış çıkış Dikkat komutu ile çıkış imi arasındaki sürede, dikkat durumunda iken çıkış çizgisine basma ya da bu çizgiyi geçme. Bir yanlış çıkış yapan yarışçı uyarılır, iki yanlış çıkış yapan (birleşik yarışlarda üç) yarış dışı bırakılır.
yarış Atletizmin kapsamına giren tüm spor dallarında birinciliği elde etmek için yapılan yarışma.
yarış belgesi Atletlerin yarışlara katılabileceklerini gösteren inanca belgesi.
yarış uzaklığı Koşarak ya da yürüyerek en kısa sürede varmak amacıyla yarışılan uzaklık.
yarış yargıcısı Atma ile atlamalarda denemelerin geçersizliğini saptayan, geçerli denemelerin ölçümünü yaparak çizelgesine geçiren yargıcı.
yarış yöneticisi Yarışların istenilen düzene uygun olarak yürütülmesinden sorumlu olan yönetici.
yarışçı I.A.A.F. yönetmeliği kurallarına uygun olarak tek başına, takımca ya da takım içinde yarışlara katılan atlet.
yarışdışı bırakma Yargıcıların, kurallara uymayan yarışçı ya da takımı sıralamaya sokmama yargısı.
yeme-içme durağı Maraton koşusunda, çıkıştan 10 uncu kilometrede, sonra her 5 km. de bir, koşucuların yeme-içme gereksemelerini karşılayan duraklardan her biri.
Yerlerinize! 800 metreye varan yarışlarda, çıkışçının, yarışa katılacak atletlere çıkış bölmesinde yerlerini almaları için kendi ana dilinde verdiği ilk komut.
yıldızlar Yarış günü onaltı yaşından büyük, onsekiz yaşından küçük olan atletler.
yinelenen deneme Atma, atlama yarışlarında, herhangi bir nedenle engellenen denemeyi yineleme.
yüksek atlama 1. İki direk arasında amaçlanan yüksekliğe yatık olarak konmuş çıtayı, tek ayağın sıçrama gücü ile hiç bir araç kullanmadan aşma. 2. Bu yolla en yükseği aşmak için yarışılan atletizm dalı.
yürüyüş 1. Bir ayak yerden kalkarken öteki ile öne basma kuralına bağlı olarak belli bir uzaklığa yürüyerek ulaşma. 2. Bu yolla, belli bir uzaklığa en kısa sürede yürüyerek ulaşmak amacıyla yapılan yarış.
yürüyüş kurulu Yürüyüşlerin kurallara uygunluğunu denetleyip, tartışmalı durumları çözümlemekle yükümlü bir başkan ile ayrı uluslu on üyeden oluşan kurul.